CAHİT YERCİ
  Güncelleme: 11-12-2022 15:27:00   10-12-2022 15:19:00

ONUR, ÖZGÜRLÜK, ADALET

74 yıl önce (1948’de) 10 Aralık’ta, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (İHEB) kabul edilmiştir. Söz konusu bildirgenin kabul yıldönümü anısına, her yılın 10 Aralık günü, 1950 yılından beri, bütün dünyada, “İnsan Hakları Günü” olarak kutlanıyor.

BM, İHEB’in kabul edilişinin 75’inci yıldönümüne giden süreçte, bu yıl, sloganını “herkes için: onur, özgürlük ve adalet” olarak belirlemiştir (https://www.un.org/en/ , Erişim: 09/12/2022).[1]

İHEB, ırk, renk, din, cinsiyet, dil, siyasal ya da diğer görüşler, ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğum ya da diğer statüler dikkate alınmaksızın, herkesin, bir insan olarak sahip olduğu, vazgeçilemez temel haklarınıilan eden önemli bir bildirgedir.Buna göre, dünyaya gelen herhangi bir kişi, dünyaya gelen bir diğer kişiden hak ve özgürlükler bakımından tamamen farksızdır  vebildirgede belirtilen bütün haklardan ve özgürlüklerden yararlanır.

Önsöz (dibace) ve 30 maddeden oluşan söz konusu bildirge, temel insan hakları olarak, “yaşam, özgürlük, güvenlik” haklarını öne çıkarmıştır (İHEB m. 3). Bildirge, belirtilen haklarla ilgili olarak,yasaklama öngören açıklamalar getirmektedir: Örneğin, köleliğin ve kulluğun (m.4), işkencenin ve insanlık onuruyla bağdaşmayan cezaların (m. 5) yasaklanması. Bildirgeye göre, herkes kanun önünde eşittir (m. 7), buna aykırı işlemlere karşı, ilgilinin mahkemeye başvurma hakkı vardır (m. 8), kimse keyfi olarak tutulamaz, alıkonamaz (m. 9), herkes, haklarının, görevlerinin ya da kendisine karşı cezai mahiyette herhangi bir isnadın belirlenmesinde tam bir eşitlikte, dâvasının bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından hak ve hukuka uygun ve adil şekilde ve açık olarak görülmesi hakkına sahiptir (m. 10). Bildirge, fikir ve sanat, mülkiyet, seyahat ve ikamet, eğitim, çalışma, adil ücret, toplantı ve gösteri, özel hayatın gizliliği ve korunması, sosyal güvenlik konularını da insana özgü hak ve özgürlükler kapsamında sıralamıştır.

Bizce, bildirgenin 21 ve 28’inci maddeleri çok önemlidir.  21’inci madde, toplumların, serbest, dönemsel, adil ve dürüst şekilde yapılmış seçimlerle ortaya çıkan halk iradesine dayanan hükümetlerle, başka deyimle, demokrasiyle yönetilmelerini öngörmektedir. 28’inci madde ise, “herkesin, bu bildirgede öngörülenhak ve özgürlüklerin tam uygulanmasını sağlayacak bir toplumsal ve uluslararası düzene hakkı vardır” açıklamasıyla, insan haklarını tamamıyla yaşama geçirecek ülke ve dünya düzenine vurgu yapılmıştır. 

Bildirgede öngörülen hak ve özgürlüklerin kullanımı ve yaşama geçmesiyle demokratik düzen arasında doğrudan, kopmaz  ve karşılıklı bir ilişki bulunmaktadır. Demokratik düzen, insan hak ve özgürlüklerine gösterilen saygı ve uygun tutumla söz konusu hak ve özgürlükleri pekiştirip geliştirirken, söz konusu hak ve özgürlüklerin kullanımı da demokratik düzeni ve bu düzenin işleyişini güçlendirmektedir.

Yukarıda, bu yılın sloganının “onur, özgürlük, adalet” olarak belirlendiği vurgulanmıştı. Bu belirleme  özellikle halkımızın bugün içinde bulunduğu koşullar dikkate alındığında çok yerindedir.

Herkesin, insanlık onuruna yaraşır ve uygun düzeyde yaşam sürmesi hakkı vardır (İHEB m. 22-23).

Bunun için, insanların, yeme-içme, barınma, ısınma ve korunmagibi temel gereksinmelerini karşılayacak

[1]İHEB m. 1: “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar.”

düzeyde gelir sahibi olması gerekmektedir. Bir kısım emekli maaşının 3.500 TL düzeyinde, asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu ülkemizde,  geniş bir kesim için insanlık onuruna yaraşır bir yaşam düzeyinin varlığından söz etmek mümkün değildir.

Bazı hak ve özgürlükler, doğrudan yaşamla ve yaşam kalitesiyle ilgilidir: Seyahat, tatil, eğlenme gibi. Açlık, yoksulluk sınırının altındaki yaşamlarda bu hak ve özgürlüklerin yanına bile yaklaşılamaz.

Kanun önünde herkes eşittir. İdare ve yargı, adına, sıfatına ya da konumuna göre, kimseye farklı muamele edemez. Yargı makamlarına müdahale edilemez. Ne yazık ki, ülkemizde, farklı süreçler yaşanıyor bugün.

Bugün, insan hakları günü. Ama, hiç içimden kutlamak gelmiyor!

  Bu yazı 1293 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
HABER ARŞİVİ
ŞANS OYUNLARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI