M. HALUK YALÇINKAYA
  Güncelleme: 07-12-2020 21:29:00   07-12-2020 20:59:00

Birgül Yeşiloğlu Güler hocama sordum...

Özel Röportaj: M.Haluk Yalçınkaya

 

... Benim için dünya neyse odur gratanio, bir sahne yani; herkesin de bir rolü var: benimki dertli adam rolü...

 

Bu replik W.Shakspeare'in Venedik Taciri oyununun en güzel konuşması ve en popüler sözlerinden alıntıdır.

Neden bu alıntı ile başladım? Anlatayım uzun yıllardır tanıdığım  Doç.Dr.Birgül Yeşiloğlu Güler'in hayata bakış

açısı Venedik tacirindeki karakter antonio gibi dünya'yı sahne olarak görüp yorum ve sentez yapan bir yazar,

yönetmendir.

Doç. Dr. Birgül Yeşiloğlu Güler ile tanışıklığımız onun senaryo eğitim derslerine girmem ile başlar, çok naif ve

kaliteli bir ailesi vardır.

Uludağ Üniversitesinden Akdeniz Üniversitesine gittiğini öğrenince uzun zamandır planladığımız röportajı en

sonunda tamamladık. 

 

 

M.Haluk Yalçınkaya: Sizce tiyatro ne demek? Sizin için tiyatronun anlamı ne?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Sevgili Haluk, tiyatro benim için yuva demek… Yuva, insanın kendini ait hissettiği yerdir.

Tiyatro sanatı da benim kendimi ait hissettiğim bir yer… Sanatın bütün kollarına kendimi çok yakın hissediyorum

ama elbette ki tiyatro yakın hissetmenin ötesinde bir duyguya sahip ruhumda… Kanımca yerküre üzerinde

yaşayan herkes bilerek ya da bilmeyerek, isteyerek ya da istemeyerek bir şekilde tiyatro sanatını deneyimliyor

ama farkında olmuyor… Düşünsene daha annesinin karnındayken ‘oynama’ eylemiyle tanışan çocuk sonra

hayatı ve ilişkileri aslında bir nevi gözlemleyerek, taklit ederek oynayarak öğreniyor.

Ben ise bir tık ötesine geçtim bu öğrenmenin… Tiyatro artık hala öğrendiğim ama aynı zamanda da öğrettiğim bir

konuma geçti benim için…Nefes almak gibi bir şey oldu. Kısacası tiyatro benim için neredeyse hayatın ta kendisi,

içinde her şeyi bulduğum…

 

 

M. Haluk Yalçınkaya: Oyun yazarken konuyu nasıl belirliyorsunuz?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Oyun yazarlarının yaratma süreçleri tıpkı bir parmak izi gibi kişiden kişiye göre değişiyor.

Benim oyun yazma sürecim ise genellikle etkilendiğim bir görsellik ya da duymuş olduğum bir cümle üzerinden

başlıyor. Bunu daha önceki röportajlarımda da sıklıkla okuyucularıma söylemişimdir. Mekânlar beni çok fazla

etkiler… Bu nedenle oyunlarımı genellikle mekânlar üzerinden yola çıkarak yazarım ya da apansız, bağımsız

hatta anlamlandıramadığım belki televizyonda duyduğum, belki sokakta işittiğim, belki de gündelik hayatın

içerisinde öylesine kulağıma çarpan bir cümle, bir kelimeden esinlenerek yaratıcı kurguma ulaşıyorum.

 

 

M. Haluk Yalçınkaya: Yazarlık mı? Tiyatro mu sizin için daha önemli ya da sizin için anlamı nedir?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Artık ikisini birbirinden ayırabilmem çok zor sevgili Haluk… Elbette ki tiyatro dışında da

başka bir yazarlık hayatım var. Örneğin şiir yazarım, öykülerim var, bitirme aşamasında olduğum bir de romanım

var. Özgün yazarlık anlamında bu üç farklı yazma serüveni beni etkiliyor ama okuyucularımın, belki de daha

doğru bir söylemle seyircilerimin beni tanıması genellikle tiyatro oyun metinleri üzerinden oldu ama bu demek

değil ki bu hep böyle devam edecek. Edebiyat dünyasına yaklaşık iki senedir üzerinde çalıştığım romanımla adım

atmak istiyorum. O noktada sanırım benim için tiyatrodan daha çok edebi metin yazarlığı önemli olacak. Tabi bu

arada belirtmeliyim ki akademisyenliğin getirdiği iş yükü yazarlığa yeterince zaman ayırmama engel oluyor

maalesef.

 

M. Haluk Yalçınkaya: Dramatik Yazarlık bölümünü neden seçtiniz? Size bu bölümü seçmenize sebep

olan olay ne oldu?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Aslını ararsan, ben bölümü seçmedim. Sanırım bölüm beni seçti… Liseden bir

arkadaşım dramatik yazarlık sınavlarına hazırlanıyordu. Yetenek sınavlarına kaydolmak için Dokuz Eylül

Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar Fakültesi’ne gittiğinde tesadüfen ben de yanındaydım. Hiç aklımda yokken birden

bire kendimi yetenek sınavlarına başvuru yaparken buldum. Hani bazen derler ya su akar yatağını bulur diye…

Gerçekten de bu sözün artık doğru olduğuna inanıyorum. Hayat bir şekilde beni dramatik yazarlık sınavlarına

başvuran bir öğrenci adayı konumuna getirmişti. Ben de kendimi akışa bıraktım, bölüme başarı derecesiyle

girdim. Şimdi ise dramatik yazarlık alanından doçentliğini almış bir akademisyenim. Geriye dönüp baktığımda

aslında hiçbir şeyin tesadüf olmadığını, hayatın bizi yeteneklerimiz doğrultusunda kucakladığını görüyorum. İyi ki

o gün oradaymışım.

 

M. Haluk Yalçınkaya: Yazdığınız karakterleri canlandırmayı ve oyuncu olmayı düşündünüz mü?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Bu güzel soru için teşekkür ederim Haluk. Oyunculuk süreci üzerinden kendi yaşam

öykümü anlatma fırsatı yarattın bana. Lisan eğitimimi dramatik yazarlıkta yaptım ancak yüksek lisans eğitimimi

özellikle oyunculuk üzerinden yapmak istediğimi ezelinden beri biliyordum. Çünkü iyi bir yazarın en az bir oyuncu

kadar sahneyi yakından tanıması gerektiğine her zaman inanmışımdır. Bu amaçla yüksek lisansımı Çukurova

Üniversitesi, tiyatro oyunculuk alanında yaptım. Bu hayatımda verdiğim en doğru kararlardan biriydi. Elbette ki

yazarlık çıkışlı biri olarak oldukça zorlandım ama çok çalışarak azmederek başardım. Yüksek lisans eğitim süresi

boyunca elbette ki mezun olabilmek için aynı zamanda da oynadım. Yani kendi yaratığım bir karakteri değil ama

başka yazarların yarattığı karakterlerde oynadım.

 

 

M. Haluk Yalçınkaya:Oyun yazarken karakterlerinizi yerine kendinizi koyuyormusunuz?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: İçselleşmemek elbette ki mümkün değil… Bir yerden sonra ya yazar olarak ben

karakterime gidiyorum ya da yaratıcı bir kurgu olarak karakterim bana geliyor. Sahneye taşıdığım her karakter

yazma aşamasındayken benden bir parçayı elbette ki taşıyor ama bu süreç sahnelendiği anda tamamen

kayboluyor. Karakter üzerinde hissettiğim aitlik ve mülkiyet duygusu bir anda bitiveriyor ve kendimi o noktadan

itibaren karakterimle özdeşleştirmiyorum.

M. Haluk Yalçınkaya: ‘Cumhuriyet Dönemi Kadın Oyun Yazarlarının Kadın Eksenli Oyun Metinlerinde

Kadın Karakterlere Yaklaşımlarının İncelenmesi’ başlıklı tezi yazdınız? Sizce Cumhuriyet kadının durumu

ne? Türkiye de kadınların konumu ne, ne olmalı?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: ‘Gerçek’ Cumhuriyet kadınları, hatta onların yetiştirdikleri kadınlar her zaman güçlü, her

zaman aydın, her zaman entelektüel bir bakış açısına sahip hem kendilerine, hem de hayata karşı… Üzülerek

belirtmeliyim ki bahsi geçen bu Cumhuriyet kadını profili maalesef ki gittikçe azalıyor. Bunun altında birçok sebep

var ama sanırım en önemlisi kadının kendi gücünü keşfetmemesi yatıyor. Kadın yaşamın ta kendisi! Hayatı

doğuran, çoğaltan, geliştiren, dönüştüren ana enerji kaynağı. Bunu görebilen ülkemin kadını elbette ki bu doğrultu

da güçlü ve mutlu oluyor. Bunu başaramayan kadınlarımız ise maalesef ki ya erkek terörüne kurban gidiyor, ya

çocuk gelin oluyor, ya da kendini keşfetme fırsatını bulamadan hayata yenik düşüyor. Tam bu noktada şunu

belirtmek isterim ki, kadının kadına ‘cam tavan’ olmadığı ve kadının kadını desteklediği bir dünyayı düşünme

yolunda umudumu hiç kaybetmedim. Bu nedenle oyunlarımda da yarattığım kadın karakterler üzerinden hep bu

umudu yeşertmeye çalıştım ve çalışıyorum.

 

M. Haluk Yalçınkaya: Kadınlar Konuşursa oyununu nasıl yazdınız? Temel aldığınız konu ya da olaylar

neler idi?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Sevgili Haluk Kadınlar Konuşursa’nınyazılma süreci oldukça ilginç. Tiyatrodan aktris bir

arkadaşım olan Neriman Uğur, kendisinin oynayacağı bir oyun yazmamı istedi.Tek kişilik bir oyunda birkaç kadını

canlandırmak istiyordu. Bu kadınlardan bir tanesinin özellikle gassal olmasını istedi. Ben de bunun üzerine

morgda çalışan gassal yani ölü yıkayıcısı olan bir kadını Neriman’ın talepleri doğrultusunda oluşturdum. Sonra bu

kadının yanına gazete haberlerinden yola çıkarak gerçek yaşam hikâyelerinden aldığım üç kadını daha ekledim.

Biri Suriyeli bir mülteci, biri konsomatris, biri de eski bir Yeşilçam aktristi olan bu üç kadını kimsesizler

mezarlığında buluşturdum. Oyunun aylar süren ön araştırması ve dramaturjikmasa başı çalışması oldu. O üç

kadının, üç trajik yaşam öyküsü ruhumdan kaleme damıtıla, damıtıla döküldü. Üçünün hayatıda birbirinden daha

zor ve daha can yakıcıydı. Onları sahneye taşımak benim için üç hemcinsime karşı duyduğum bir vefa borcu

gibiydi. Üçünün de yattıkları yer nur olsun. Yaşarken hiç tanışamadığım bu üç kadın şimdi yazarlık hayatımın en

önemli üç ismi oldu. Hayat ne kadar garip değil mi? Bir aktris ve bir yazarın denize karşı yudumladıkları iki bardak

çaydan sonra adını sanını bilmediğimiz üç kadın dostumuz oluyor ama üçü de ölü… İşte tiyatro tam da bu

noktada diğer sanat dallarından fersah fersah ayrılıyor. Ölümsüzlük gibi bir şey…

 

M. Haluk Yalçınkaya: Değirmen oyununuz yazım süreci ne idi? Nasıl bir çalışma yaptınız?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Sevgili Haluk, Değirmen’in de tıpkı Kadınlar Konuşursa da olduğu gibi ilginç bir öyküsü

var ben de… Sabahattin Ali’nin Değirmen adlı öyküsünü çok beğendiğini söyleyen sevgili Nazif Uslu, öyküyü

benden uyarlamamı istedi. Sabahattin Ali’nin gerçek bir sevdalısı olarak teklifi kabul ettim. Sonrasında benim için

dramaturjik masa başı çalışması başladı. İlk önce anımsatma okuması yaparak Sabahattin Ali’nin Değirmen

öyküsü başta olmak üzere diğer eserlerini tekrar okudum. Gördüm ki Değirmen öyküsü sahnelenmeye oldukça

uygun… Uyarlama yapmanın en önemli koşullarından biri uyarlanacak metnin gerçek özüne ve yazarın diline

ulaşmaktır. Bu bağlamda ben de ciddi anlamda üç aylık bir dramaturjik masa başı çalışması yaptım. Değirmen’i

hangi teknikleuyarlayıp, sahneye taşıyacaktım? Uzunca bir müddet kendi iç dünyamda bu sorunun yanıtını

aradım, sonunda buldum. Değirmen’i yine Sabahattin Ali’nin ölümsüz eserlerinden biri olan Kuyucaklı Yusuf

romanına metinler arası gönderme yaparak sahneye taşıyacaktım. Bu rotada masa başı çalışmalarımı

bitirdiğimde uyarlamamda bir şeylerin eksik kaldığını, sanki metnin yeni bir dokunuşa ihtiyacı olduğunu hissettim.

Bu dokunuş neydi? Bu sorunun yanıtını da çok geçmeden buldum. Oyun Sabahattin Ali’nin kendisini istiyordu.

Ben de bu isteğe canı gönülden karşılık verdim ve Sabahattin Ali ile Ali Sabahattin karakterlerini sıfırdan 

kurgulayarak oyun içinde oyun tekniğiyle metne dâhil ettim. Artık elimde sadece bir uyarlama değil; hem bir kolaj,

hem de metinler arası gönderme yöntemiyle elde ettiğim bir oyun vardı. Bu da Sabahattin Ali’nin ruhuna gerçek

bir saygı duruşuydu o nedenle içimde tatmin olmuş, huzurlu bir duyguyla metni hem Devlet Tiyatroları’na, hem de

sevgili Nazif Uslu’ya gönderdim. Ne mutlu bana ki oyunum Maskara Tiyatrosu tarafından pandemiye rağmen

sahnelendi aynı zamanda da Devlet Tiyatroları edebi kurulu tarafından kabul edildi. 

 

M. Haluk Yalçınkaya: BursaUludağ Üniversitesi’nde yıllarca akademisyenlik yaptınız.Sizce Antalya mı,

yoksa Bursa mı sanatta daha özgür? Sizce bu illerin sanata yaklaşımları nasıl?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: On dört yıl Bursa Uludağ Üniversitesi’nde akademisyenlik yaptım sevgili Haluk.

Mesleğimi, öğrencilerimi ve Uludağ Üniversitesi’ni hep çok sevmişimdir ancak dürüst olmak gerekirse Antalya ve

Akdeniz Üniversitesi kendimi ait hissettiğim yer. Bağlı bulunduğum kurum olan konservatuvardaki akademisyen

dostlarımın nitelikli ve kendileriyle barışık insanlar olmasından dolayı burada kendimi daha huzurlu ve üretken

hissediyorum. Sahne sanatları bölüm başkanı olarak görev yaptığım oyunculuk ana sanat dalının benim için bir

de şöyle bir güzelliği var. Bölüm hocalarımım tamamı tiyatro çıkışlı ve tiyatro alanında yetkin isimler. Bu da

eğitimin kalitesini arttırıp, ortak amaçta buluşmamızı sağlıyor. İki şehrin sanata bakış açısı birbirinden farklı.

Çünkü Antalya doğru bir tanımlamayla; bir dünya şehri… Bursa ise bu bakış açısıyla maalesef biraz daha yerel

kalıyor. Gerek sinema alanında, gerek de opera ve senfoni alanında gerekse de sanatın diğer kollarında

Antalya’nın daha hızlı, daha üretken ve daha sağlam adımlarla yürüdüğünü söylemem mümkün.

 

M. Haluk Yalçınkaya: Sizce bir oyuncu, yazar nasıl olmalı? Nasıl olunur?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Antalya Devlet Konservatuvarında Oyunculuk Anasanat Dalı Başkanıyım. Genç aktör ve

aktris adayı olan öğrencilerime hep şunu söylüyorum. Nicelik değil, nitelik önemli olmalı! Yani bir oyuncunu kaç

oyunda rol aldığı, kaç oyuna reji yaptığı önemli değildir. Önemli olan yaptığı işi ne kadar hakkıyla yaptığıdır!

Dolayısıyla oyunculuk sayılar üzerinden ilerleyen bir başarıyı değil, nitelik üzerinden kazanılmış başarıyı hak eden

özel bir alandır. Aynı cümleleri ve düşüncemi yazarlık için söylüyor ve taşıyorum. Yazarlıkta da elbette ki yine

nicelik değil, nitelik önemlidir.

 

M. Haluk Yalçınkaya: Üniversitesi de Öğretim üyesi bir doçentsiniz, kitaplarınız var, oyun yazarlığı

yapıyorsunuz, evlisiniz aynı zamanda intörn bir doktor annesiniz. Tüm bunlara nasıl vakit ayırıyorsunuz?

Birgül Yeşiloğlu Güler: Bütün samimiyetimle söylüyorum ki Haluk, hayatımızdaki her hangi bir alana a ya da

kişiye ‘zaman ayırmak’ diye bir duygunun içine giriyorsak eğer, bence o hayatın akışında bir sorun var demektir…

Ben hiçbir zaman aileme zaman ayırmadım… Ben hiçbir zaman öğrencilerime de zaman ayırmadım… Ben hiçbir

zaman yazmaya da zaman ayırmadım… Ben hiçbir zaman mesleğime de zaman ayırmadım. Çünkü hepsi zaten

ben demek! Hepsi benim hayatımın ta kendisi demek. İstersen şöyle örnekliyeyim; biz yolda yürürken ayağımızı

nasıl atacağımızı, kolumuzu nasıl sallayacağımızı ya da boynumuzu nasıl tutmamız gerektiğini hiç düşünmeyiz

değil mi, neden biliyor musun? Çünkü onlar zaten bedenimizin bir parçasıdır ve ait oldukları alanı tutarak, ne

yapması gerektiğini biliyorlardır. İşte benim hayatımda böyle. Hayat yoldaşım sevgili eşime ve biricik kızıma

zaman ayırmama gerek kalmıyor. Çünkü onlar zaten nefes aldığım her yerde ve yaşadığım her anda benimleler.

Sanırım bu bakış açımın sebebi merkeze her zaman sevgiyi koymuş olamam. Beni var eden en önemli

özelliğimde bu zaten…

 

M. Haluk Yalçınkaya: Bundan sonra yazmayı düşündüğünüz oyun ya da kitabınız var mı?

 

Birgül Yeşiloğlu Güler: Elimde bitirme aşamasında olduğum şu an iki kitap var. Bunlardan biri bir roman…

Diğeri ise yeni bir oyun metni… Bölüm başkanlığı nedeniyle kısıtlı zamanımın olmasından dolayı, bir de

pandeminin pek çok şeyi aksatmasından dolayı sanırım 2021’de bastıracağım.

 

M. Haluk Yalçınkaya: Sizinde eklemeyi düşündüğünüz soru veya açıklamalar varsa eklerseniz sevinirim?

Birgül Yeşiloğlu Güler: Sevgili Haluk bu güzel sohbet için öncelikle sana çok teşekkür ederim söyleyişimizi

okuyacak olan okuyucularımıza ayırdıkları zaman ve gösterdikleri ilgi için de minnettar olduğumu belirtmek

isterim… İnsanoğlu dar zamanlarda geçiyor bunun farkındayım. Tüm yerküreyi sarsan bir virüsle karşı karşıyayız.

Dokuz ay öncesinde kelime dağarcığımızda bile olmayan bir dizi kavramla karşı karşıyayız, pandemi gibi, maske

gibi, entübe gibi, fiziksel mesafe gibi… Bütün bu zorlu sürecin altından insanın ancak umut ve sevgiyle

kalkabileceğine inanıyorum. Bu nedenle herkesin iç enerjisini, titreşimini ve frekansını iyilikten yana, sevgiden

yana tutmasını diliyorum. Güzel, sağlıklı ve sanat dolu günler bizleri bekliyor olsun…

 

Sanata gönül ve ömür vermiş, hayatını sanatla renklendirmiş bir akademisyenle tiyatrodan sanattan konuşmak

inanılmaz bir zevkti benim için. Bu güzel sohbet için teşekkür ederim hocam, takipteyim yeni eserlerinizi

bekliyorum. İyi Seyirler.

  Bu yazı 9670 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 34 30 1 3 80 21 93 +59
2 Fenerbahçe 34 28 1 5 89 31 89 +58
3 Trabzonspor 34 18 12 4 60 45 58 +15
4 Başakşehir FK 34 15 12 7 46 39 52 +7
5 Beşiktaş 34 15 13 6 45 40 51 +5
6 Kasımpaşa 34 14 13 7 56 59 49 -3
7 Çaykur Rizespor 34 14 13 7 45 51 49 -6
8 Alanyaspor 34 12 10 12 49 46 48 +3
9 Sivasspor 34 12 10 12 41 45 48 -4
10 Antalyaspor 34 11 11 12 39 42 45 -3
11 Adana Demirspor 34 9 11 14 49 47 41 +2
12 Kayserispor 34 11 13 10 39 48 40 -9
13 Samsunspor 34 10 15 9 37 44 39 -7
14 MKE Ankaragücü 34 8 12 14 42 45 38 -3
15 Fatih Karagümrük 34 9 16 9 41 43 36 -2
16 Konyaspor 34 8 14 12 34 48 36 -14
17 Gaziantep FK 34 9 18 7 39 54 34 -15
18 Hatayspor 34 7 15 12 38 48 33 -10
19 Pendikspor 34 7 18 9 38 70 30 -32
20 İstanbulspor 34 4 23 7 26 67 16 -41
Takım O G M B A Y P AV
1 Eyüpspor 32 23 6 3 73 28 72 +45
2 Göztepe 32 20 6 6 56 19 66 +37
3 Sakaryaspor 32 16 7 9 48 33 57 +15
4 Çorum FK 32 16 9 7 53 33 55 +20
5 Kocaelispor 32 16 9 7 48 36 55 +12
6 Bodrumspor 32 14 7 11 39 21 53 +18
7 Boluspor 32 14 10 8 31 33 50 -2
8 Bandırmaspor 32 12 9 11 47 30 47 +17
9 Gençlerbirliği 32 12 9 11 37 32 47 +5
10 Erzurumspor FK 32 12 9 11 30 28 44 +2
11 Keçiörengücü 32 10 13 9 32 40 39 -8
12 Manisa FK 32 8 11 13 39 38 37 +1
13 Ümraniyespor 32 10 15 7 36 46 37 -10
14 Şanlıurfaspor 32 8 14 10 29 36 34 -7
15 Tuzlaspor 32 8 14 10 32 46 34 -14
16 Adanaspor 32 9 17 6 25 45 33 -20
17 Altay 32 5 24 3 15 73 15 -58
18 Giresunspor 32 2 26 4 15 68 7 -53
Takım O G M B A Y P AV
1 Esenler Erokspor 35 25 5 5 77 29 80 +48
2 Van Spor FK 35 24 5 6 63 34 78 +29
3 Bucaspor 1928 35 20 5 10 51 24 70 +27
4 1461 Trabzon FK 35 20 6 9 66 35 69 +31
5 Yeni Mersin İdman Yurdu 35 16 9 10 48 31 58 +17
6 Ankaraspor 35 15 8 12 42 32 57 +10
7 Karacabey Belediye Spor 35 13 10 12 42 34 51 +8
8 Beyoğlu Yeniçarşıspor 35 14 14 7 44 37 49 +7
9 Ankara Demirspor 35 14 16 5 38 44 47 -6
10 Diyarbekir Spor 35 12 14 9 38 38 45 0
11 Kırklarelispor 35 11 13 11 32 38 44 -6
12 Altınordu 35 10 13 12 42 36 42 +6
13 Hes İlaç Afyonspor 35 10 13 12 24 34 42 -10
14 Serik Belediyespor 35 10 15 10 29 39 40 -10
15 Nazilli Belediyespor 36 11 16 9 38 57 39 -19
16 Zonguldak Kömürspor 35 10 17 8 38 56 35 -18
17 Kırşehir Futbol SK 35 5 22 8 34 71 23 -37
18 Bursaspor 35 5 22 8 25 64 20 -39
19 Adıyaman FK 35 3 25 7 24 62 16 -38
Takım O G M B A Y P AV
1 Kepezspor FAŞ 28 22 2 4 67 18 70 +49
2 Aliağa Futbol A.Ş. 28 19 0 9 60 18 66 +42
3 Ayvalıkgücü Belediyespor 28 15 6 7 40 25 52 +15
4 52 Orduspor FK 28 14 7 7 40 28 49 +12
5 İnegöl Kafkas GK 28 13 7 8 37 30 47 +7
6 Edirnespor 28 13 10 5 45 28 44 +17
7 Mardin 1969 Spor 28 12 11 5 40 34 41 +6
8 K.Çekmece Sinopspor 28 10 10 8 41 31 38 +10
9 Karabük İdmanyurdu Spor 28 10 13 5 27 44 35 -17
10 Artvin Hopaspor 28 9 12 7 33 29 34 +4
11 Talasgücü Belediyespor 28 10 14 4 34 45 34 -11
12 Kırıkkalegücü FK 28 8 15 5 31 42 29 -11
13 Gümüşhanespor 28 4 14 10 25 49 22 -24
14 Malatya Arguvanspor 28 3 21 4 21 57 13 -36
15 Tarsus İdman Yurdu 28 2 22 4 20 83 10 -63
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 03/05/2024 Beşiktaş vs Çaykur Rizespor
 03/05/2024 MKE Ankaragücü vs Alanyaspor
 04/05/2024 İstanbulspor vs Adana Demirspor
 04/05/2024 Kayserispor vs Fatih Karagümrük
 04/05/2024 Samsunspor vs Trabzonspor
 05/05/2024 Başakşehir FK vs Kasımpaşa
 05/05/2024 Galatasaray vs Sivasspor
 05/05/2024 Gaziantep FK vs Hatayspor
 06/05/2024 Antalyaspor vs Pendikspor
 06/05/2024 Konyaspor vs Fenerbahçe
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 04/05/2024 Eyüpspor vs Göztepe
 05/05/2024 Altay vs Adanaspor
 05/05/2024 Bandırmaspor vs Keçiörengücü
 05/05/2024 Bodrum FK vs Kocaelispor
 05/05/2024 Çorum FK vs Şanlıurfaspor
 05/05/2024 Gençlerbirliği vs Giresunspor
 05/05/2024 Manisa FK vs Boluspor
 05/05/2024 Sakaryaspor vs Tuzlaspor
 05/05/2024 Ümraniyespor vs Erzurumspor FK
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 04/05/2024 Adıyaman FK vs Hes İlaç Afyonspor
 04/05/2024 Altınordu vs Ankaraspor
 04/05/2024 Ankara Demirspor vs Yeni Mersin İdman Yurdu
 04/05/2024 Beyoğlu Yeniçarşıspor vs Karacabey Belediye Spor
 04/05/2024 Bucaspor 1928 vs Diyarbekir Spor
 04/05/2024 Bursaspor vs Van Spor FK
 04/05/2024 Kırklarelispor vs Zonguldak Kömürspor
 04/05/2024 Kırşehir Futbol SK vs 1461 Trabzon FK
 04/05/2024 Serik Belediyespor vs Esenler Erokspor
 04/05/2024 Beyoğlu Yeniçarşıspor - Karacabey Belediye Spor Karacabey Belediye Spor ligdeki son 7 maçında hiç kaybetmedi  Karacabey Belediye Spor yenilmez
 04/05/2024 Bucaspor 1928 - Diyarbekir Spor Diyarbekir Spor ligde deplasmandaki son 8 maçında hiç kazanamadı  Bucaspor 1928 yenilmez
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 27/04/2024 Malatya Arguvanspor 3 - 4 Talasgücü Belediyespor
 27/04/2024 Gümüşhanespor 2 - 4 Kepezspor FAŞ
 27/04/2024 Artvin Hopaspor 0 - 1 52 Orduspor FK
 27/04/2024 Mardin 1969 Spor 4 - 2 İnegöl Kafkas GK
 27/04/2024 Tarsus İdman Yurdu 1 - 1 Karabük İdmanyurdu Spor
 27/04/2024 Ayvalıkgücü Belediyespor 1 - 0 Edirnespor
 27/04/2024 Aliağa Futbol A.Ş. 6 - 3 Kırıkkalegücü FK
HABER ARŞİVİ
ŞANS OYUNLARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI